İzmir'in bir ilçesinde rekreasyon ve çevre düzenlemesi adı altında tarihi bir demir yolu hattının betonla kapatılması büyük tepkiyle karşılandı. Türkiye'nin ilk demir yollarından biri olan ve 1870'li yıllarda hizmete giren, uzun yıllardır kullanılmayan 2,7 kilometrelik hat, geçtiğimiz yıl yerel yönetim tarafından devralındı. İlk açıklamalarda tarihi dokuyu koruyarak nostaljik tren seferleri düzenleneceği ve bisiklet yolu yapılacağı belirtilmişti. Ancak, yapılan çalışmalar sonucunda hattın üzeri betonla kapatıldı.
Tarihi Doku Yok Edildi mi?
Vatandaşlar, tarihi hattın betonla kapatılmasına tepki göstererek bir platform kurdu. Platform sözcüsü, alanın tarihi dokusunun korunmasını istediklerini ve belediyenin kamuoyunu yanlış yönlendirdiğini savundu. Mayıs ayında hattın etrafının kapatıldığını, ne olduğu belirsiz bir sürecin ardından tarihi hattın beton altında kaldığını dile getirdiler. Platform sözcüsü, ağaçların kesildiğini, binlerce metreküp beton döküldüğünü ve raylarla traverslerin akıbetinin bilinmediğini belirtti. Yetkililerden, yaklaşık 160 yıllık tarihi demir yoluna ne yapıldığının incelenmesini talep ettiler. Ayrıca, iki istasyon arasında kalan hattın tescillenmesi için ilgili kuruma başvuracaklarını açıkladılar.
Yerel Yönetimin Açıklaması
Yerel yönetimin başkanı, projenin geçen yıl ihale edildiğini ve çalışmaların başladığını, ancak tarihi rayların varlığının daha sonra fark edildiğini söyledi. İhalede onaylanan projeyi yeniden incelediklerini ve kanunlar çerçevesinde tarihsel boyutu da göz önünde bulundurarak projeyi yeniden tasarlayacaklarını belirtti. Amaç, hem kentin ihtiyaçlarını karşılayacak hem de tarihi dokuyu koruyacak bir proje oluşturmak. Bu düzenlemeyle hem modern ihtiyaçlar hem de tarihi mirasın korunması hedefleniyor. Projenin güncellenmesi ve yeniden değerlendirilmesi konusunda kamuoyu bilgilendirilecek. Bu konuda uzman görüşleri de alınarak en uygun çözüm bulunmaya çalışılacak.
Siyasi Tepkiler ve Tarihi Önem
Yerel meclisin bir üyesi, İzmir-Aydın demiryolunun bölge ekonomisi için önemine dikkat çekti. Bu hattın, Ege Bölgesi'ndeki ürünlerin limana taşınmasında hayati rol oynadığını ve Buca'nın tarihiyle bağlantılı olduğunu vurguladı. Yerel yönetimin tarihi mirası yok ettiğini savundu ve geçmişte ortaya koydukları, nostaljik tramvay hattı projesinin önemine değindi. Bu proje sayesinde hem ulaşımın kolaylaşacağını hem de yeşil alanların oluşturulacağını savundu. Mevcut uygulamanın, daha önce planlanan ve çevre dostu olan projenin yerine betonarme bir çözüm olduğunu iddia etti. Buca'nın tarihini korumak için yerel yönetimin daha dikkatli davranması gerektiğinin altını çizdi.